15 Aralık 2011 Perşembe

İnadına Yaşamalı Bazen.

Hayatımın en berbat günlerini yaşıyorum, her kışın sonu baharmış e bitsin artık bu kış Allah aşkına. Derdin ne? Neyin var? Aşk acısı mı? Sıçayım aşkınıza dünyadaki tek sorun bu mu? Boş insanların tek derdi bu evet. Neyim var diye soracak olursak…
Benim şu yaşta çektiğimi yaşayan çok az insan vardır, buna kesinlikle eminim. Uzaktan bakınca çok şen şakrak tam kafa kız diye yorumlarsın gel de sen bana sor…Babamın bana bir “sen orospusun” demediği kaldı yemin ediyorum. Facebook’taki resmimi görmüş. Resmi anlatıyorum: Yüzümün yarısı saçımla kapalı, kulağımda kulaklık, vücüdumdan tek bir yerim dahi gözükmüyor. Neymiş? Çok şuh bakıyormuşum orada. O resmi çekinirken dans ediyordum, gözüme fotoğraf makinesi çarptı ve gülmemek için kendimi sıktığım bir anda pat diye çekiverdim. Ne kadar seksi değil mi? Gel de bunu ona daha doğrusu onlara anlat! Millet bacağını ayırıp o biçim poz verirken benim tek gözüm ona dokunuyor. Neymiş efendim saçlarımı kestirmeliymişim. Çok dikkat çekiyormuş. Allah belamı versin ki yataktan kalktığım saçlarla bütün bir ömrünü geçirenlerdenim. Saçımla başımla uğraşmam ki ben , vaktim yoktur ki ona! Daha doğrusu 5 dakika bile ayırmayacak kadar üşengecimdir saçım başım konusunda. Ben yataktan kalkar sokağa çıkarım üstüme bişeyler geçiririm öyle makyajım da yoktur ulan kalem bile çekmem ki ben?
Okulda her gün gördüğüm makyajlı kızların yüzündeki boyayla okulun bir duvarına olduğu gibi sıva çekebilirim oysa. Ama gel gelelim benim önceki gece bir kere sürüp sonra binbir emekle sildiğim bir göz kalemi bile sonraki gün aa ceren  gözünde kalem mi var diye konuşulmaya başlanır.  Başlarım ben böyle işin içine! O resme bakış açısı da ilginç tabii, “resmi gören bir erkek anında dürtmeye başlar zaten!” diyor. Sen öyle yapıyorsun herhalde baba? Demedim diyemedim. Kıskan kızını, koru, kolla. Ama bunları çektirme bana ne olur ya. Canımı yakma sadece 1 hafta baba-kız gibi olalım. 1 Hafta da olsa seveyim seni. Anlatamıyorsun ki, okulda etek bile giymem, 3 düğmenin 2 si kapalıdır zaten bende. Hayır hiçbir şey bulamadın bakışlarıma mı takıyorsun şimdi? Yakında saçlarımı 0 a vurduracak bu adam benim. Markette arabayı park etik bekliyoruz, yan arabanın olduğu gibi erkek olduğunu görmedim, farketmedim bile. Durduk yere arabayı geriye çekti, ben o an çaktım tabi mevzuyu. O pis pis bakan adamların utanması gerekirken ben yerin dibine girdim!
Tatillerden de sırf bu yüzden nefret ediyorum. Uzun yolculuklarda haliyle petrollere çekiyorsun arabayı…Erkek erkek erkek! Otele gidiyorsun millet yaşına başına bakmayıp olmadık şeyler söylüyor. Hele o allmanlar..o ruslar. Sabah akşam bira içtikleri yetmiyor birde biranın içinde yüzüyor herifler. Şaka değil elindeki birayı da havuza döküyor şerefsizler. İğreniyorum…Bende başka bir amaç yok ki kardeşim! Kendimi bildim bileli yüzerim ben, durmadan yüzerim 12 saat çıkmadığımı biliyorum. Gelip çokmak sokmak ne haddine?
Otelllerin geceleri çok berbattır özellikle, hele o animasyon sonraları…Çocuk animasyonları biter aileler yukardadır. Gençlik aşağıda içer de içer. Sonrası barlar sokağıdır zaten daha da sonrası kim kime dum duma hesabı…Ha şimdi sor bakalım bunları sen nerden biliyorsun? Gecenin o saati bara inmek zorunda kaldım bir sipariş üzerine. Oha babam yaşında lan diyeceğim türden bir turist; elinde her zamanki içkilerden. Benim elimde de gayet masumane bir kola… Birkaç adam birden “şii is batuufuul” diye bir bağırmış ben öyle bir ses tonu görmedim, dönüp milletin bana baktığına eminim. O an dönüp arkama baksaydım ne olurdu bilmiyorum ama yerin dibine girip bir daha çıkmak istemedim bu belki de en üstü kapalı ve en küçük –iğrenç- anılarımdandı, daha neler duymadım ki...
Ha gelelim fasulyenin faydalarına, evet bütün bir erkek ırkından nefret etmiyorum araya kaynayan adam gibi adamlar vardır, belki, yani umarım. Şimdi bana ister sürtük deyin ister yollu, etraf “kahperengi” olduktan sonra senin beyazlığın kimseyi inandırmıyor işte.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder